Şair İbrahim Açılan’la Röportaj

Şair İbrahim Açılan’la Röportaj

ŞAİR İBRAHİM AÇILAN İLE RÖPORTAJ

sair-ibrahim acilan-Geyveli Şair İbrahim AÇILAN:”Şiir yazmaktaki amacım, kalbimden geçen duyguları kâğıda yansıtıp, yarınlara hoş seda bırakmaktır.”dedi.

İBRAHİM AÇILAN KİMDİR?

Öğretmen Şair İbrahim AÇILAN; 1958 yılında Balıkesir ilinin Susurluk ilçesinde doğar. İlkokul, ortaokul ve liseyi Susurluk’ta okur. 1980 yılında Balıkesir Necati Eğitim Enstitüsünden Türkçe öğretmeni olarak mezun olur. İstanbul Eyüp Lisesinde öğretmenliğe başlar. Pendik Abdurrahman Gazi İlköğretim okulu ve  Geyve Lisesinde çalıştıktan sonra 1990’da Geyve Ortaokuluna atanır. Halen aynı okulda öğretmenlik yapan İbrahim Açılan, evli ve iki çocuk babasıdır.

ŞİİR YAZMAYA NASIL BAŞLADINIZ?

Genellikle şiir yazmaya ortaokul- lise sıralarında başlanır. Ama ben Eğitim Fakültesinde başladım. Çünkü o yıllarda Yahya Kemal Beyatlı, Nihalsair-ibrahim acilan-1 Atsız, Yavuz Bülent Bakiler, Abdurrahim Karakoç gibi üstatların eserlerini okumam, içimde şiir yazma duygusunu uyandırdı. İlk yazdığım  “Yiğidin Rüyası”  adlı şiirimi okuyan arkadaşlarımın beğenmesi, 1994 yılında Adapazarı’nın il oluşunun 50.yılı münasebetiyle düzenlenen şiir yazma yarışmasında birincilik ödülü alışım, beni şiir yazamaya  karşı daha da heveslendirdi. O gün, bugün yazmaya devam ediyorum.

Toplumu ayakta tutan en önemli unsurlardan birinin kültür ve sanat olduğuna inanıyorum. Şiir yazan insanın kalbinde kötü düşünceler barınamaz. Bunun için hem şiir yazıyorum hem de gençleri şiir yazmaya teşvik ediyorum.

GÜL YAĞMURU


Adapazarı belediyesi Kültür müdürü ve Irmak dergisi genel yayın yönetmeni Fahri Tuna ile tanışmam şiir yazmamı hızlandırdı. Irmak dergisinin 48.sayısından itibaren şiirlerim sürekli yayınlandı. Bunun yanı sıra Sakarya Yazarlar ve Şairler derneğine üye oldum. Sapanca Şiir Geceleri, ilçelerde düzenlenen şiir dinletilerinde ve Geyve Ortaokulunda, öğrencilerle seslendirdiğimiz geleneksel Gül Yağmuru adlı şiir dinletimiz çok beğeni toplamaktadır.

ÖDÜLLER

sair-ibrahim acilan-4Aşk, sevgi, doğa güzellikleri, kahramanlık ve tasavvuf konularında yazdığım şiirlerimle katıldığım Türkiye çapındaki yarışmalarda çeşitli ödüller aldım:

Can Geyve şiirim, Sakarya’da birincilik ödülü(Adapazarı-2004),

Seni Seviyorum Akasya, üçüncülük ödülü(Aksaray-2006),

Neyzen, üçüncülük ödülü(Kapadokya-2007),

Can Şehir, üçüncülük ödülü(Balıkesir-2012),

Haber Ver(aruz vezniyle yazdım) üçüncülük ödülü(Ümraniye-2013)

İstanbul, adlı şiirimle de mansiyon kazandım(Balıkesir-2013)

TV PROGRAMLARI

Çeşitli TV kanallarına şiir üzerine konuşmacı olarak davet edildim: Sakarya’da yayın yapmakta olan Kanal 54’te şiirlerimden bir demet seslendirdim. TRT İnt’teki 60 dakikalık programda şiirlerimle Sakarya ve Geyve’yi anlattım. Yine aynı kanalda 10 Kasım Atatürk Haftası dolayısıyla, Atatürk sevgisini içeren şiirlerimi seslendirdim. Bu program da 70 dakika sürdü. 

ESERLERİM

Yazdığım şiirler; Irmak, Değirmen, Çağdaş Ekin, Balkanlarda Köprü, Milli Eğitim Bakanlığı dergisi, Sevgi Yolu gibi çeşitli dergilerde yayınlandı.sair-ibrahim acilan-3 100’e yakın şiirim bestelendi. Yakında radyo ve TV’lerde seslendirilecektir.

Şiirlerimi; Özledim Seni, Şimdi Hazan Zamanıdır, Azad Eyle Sevdamı ve Saatleri Sana Kurdum adlı kitaplarda topladım.

Şair İbrahim Açılan’dan bir hatırasını dinleyerek sohbete devam edelim:

TÜRKİYE’NİN BALKANLARDAKİ BEKÇİLERİ

Şiir dinletileri programları sayesinde yurt içini ve yurt dışını gezip görme imkânımız oluyor. 17 Aralık 2014 tarihinde Konya’da düzenlenen Mevlana-Şeb-i Arus törenlerine İl Milli Eğitim Müdürlüğü Sakarya’yı temsilen beni gönderdi.

Sakaryalı Şairler olarak, 2006 yılında Makedonya’ya davet edildik. Bu davet beni çok etkiledi. Bizi davet eden derneğin başkanı: “Anadolu’dan gelecek misafirin gelmesi beklenmez, bizzat gidip alınır.”bizde adet böyledir diyerek bir rehber göndermiş. Adapazarı’nda buluştuk, bizi alıp götürdü. Otobüsümüzün önünde Türk Bayrağı ve Sakarya Büyükşehir Belediyesinin flaması var. Öylesine güzel bir karşılama töreni yaptılar ki, anlatmaya kelimeler kifayet etmez.

Makedonya, Bulgaristan ve Kosova’yı gezdirdiler. Ve bize şunu söylediler: “Balkanlardaki en sonuncu Türk ölmedikten sonra Anadolu’ya düşman ayak basamaz. Çünkü biz burada Türkiye’nin hudut bekçileriyiz.” Bu sözler beni çok duygulandırdı: Balkan Bekçilerine, Şad Oldu Gönül, Kutlu Gözyaşları, Yürekteki Koz gibi şiirlerimi yazıp gönül dostlarımıza hediye ettim. Anadolu’daki kültür-sanat ne ise, Balkan Türklerindeki de aynı…


sair-ibrahim acilan-2Makedonya’dan ayrılma zamanı gelince, birer birer vedalaştık dostlarla… En son öğretmen Sabahattin Bey sarılıyor boynuma. Bu, öyle bir sarılma ki, yüzyılların sevgisi, hasreti dolmuş kollarına. Hiç bırakmak istemeyen bir sarılma. “ Sağ olun” diyor. “ Bizim buradaki tek gücümüz Anadolu’daki Türk Milletidir. Sizlerin gelmesiyle, yalnız olmadığımızı, sahipsiz olmadığımızı anladık. Biz burada 200 yıldır sabrediyoruz. Sizi gördükten, sahipsiz olmadığımızı anladıktan sonra 200 yıl daha sabrederiz.” dedi.

Bu sözler karşısında gözlerdeki bulutların yağmura dönmemesi mümkün mü? Otobüse o gözyaşlarıyla bindik ve ayrıldık. Can kardeşlerim, duam odur ki devlet ve millet olarak bu güveninize layık olur, sizi o uzak vatan parçalarında kaderinize terk etmeyiz. 

Ve ben de şunu anladım: Anadolu’yu sevmek için, Balkanları gezip görmek lazım.

“Anadolu Balkandır, Balkan, öz Anadolu,

Gün olur, kenetlenir iki yiğidin kolu,

Ağlamak bir rahmettir, şükür, gözüm yaş dolu,

Bir damla gözyaşından, binlerce çiçek açar.”

Mehmet AYDOĞAN

sair-ibrahim acilan-5

Yayınlama: 11.01.2015
Düzenleme: 15.01.2015 09:31
2.490
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.