Can Ata Kıraç

Can Ata Kıraç

Can Ata Kıraç

Can Ata Kıraç Ankara’nın Etimesgut ilçesinde 1927 yılında doğmuştur. Şimdiki adı Atatürk Orman Çiftliği olan topraklar üzerinde dünyaya gelmiş ve doğup büyüdüğü ortam nedeniyle kendisini daima şanslı olarak nitelendirmiştir.

Can Kıraç’a ismini Mustafa Kemal Atatürk vermiştir. Ayrıca babası ziraat mühendisi olduğu ve o dönemlerde kuru ziraatle uğraştığı için Atatürk aileye “Kıraç” soy adını da vermiştir.

Can Ata Kıraç’ın babası Ali Numan Kıraç’tır. Ali Numan Bey yaşadığı dönemde devletin istikbali için çalışmış zeki ve donanımlı bir adamdır. Ziraat mühendisi olan Ali Numan Kıraç, Can Kıraç’ın dünyaya geldiği dönemde Gazi Çiftliğinde görevliydi.

Can Kıraç’ın çocukluğunun büyük bir kısmı Eskişehir’de çiftlik hayatı içerisinde geçmiştir. Doğayla ve toprakla iç içe büyüyen Kıraç’ın meslek seçiminde bu yılların da etkisi olduğunu söylemek mümkündür.

Kıraç 1946 yılında Galatasaray Lisesi’ni bitirmiş ve aynı yıl üniversite sınavını kazanarak üniversite okumaya başlamıştır. Hem baba mesleği olması hem de çocukluk yıllarının toprakla iç içe geçmesinden dolayı kariyerini ziraat mühendisliği üzerinde şekillendirmek istemiştir. Neticede Ankara Üniversitesi ziraat fakültesini kazanmış ve 1950 yılında mezun olmuştur.

Okulu bitirdikten çok kısa bir süre sonra Koç Ticaret Şirketi Otomobilcilik Şubesi’nde Bernar Nahum’un yanında çalışmaya başlamış ve böylelikle Koç Şirketler grubuna ilk adımını atmıştır. Kıraç bu yıllardan bahsederken kendisini Bernar Nahum’un çırağı olarak tanımlamakta ve bu durumdan büyük bir kıvanç duyduğunu her fırsatta dile getirmektedir.

Oldukça başarılı ve sosyal bir öğrencilik geçiren Can Ata Kıraç, 1949 ve 1950 yılları arasında Türkiye Milli Talebe Federasyonu başkanlığı yapmıştır. Bu süreçte çok sayıda etkinlik ve faaliyete katılmış ve sayısız projenin hayata geçirilmesine ön ayak olmuştur.

1952 yılında Atatürk ilkelerine bağlı kalmayı savunduğu bir makaleyi kaleme almış ve bu yazısı nedeniyle “Türk halkını isyana teşvik etme” suçuyla yargılanmıştır.

1957 yılında Vehbi Koç’un ortakları arasında bulunduğu İzmir’deki Egemak şirketine müdür yardımcısı olarak atanmıştır. Bu görevini büyük bir özveriyle yerine getirmiş ve 1 yıl içerisinde şirkette müdür pozisyonuna getirilmiştir.

Özverisi, donanımı ve kariyerindeki başarısıyla Koç Holding yönetimi tarafından oldukça sevilen ve değer gören Kıraç, 1963 yılında Koç Holding’in kurucu ortakları arasına girmiştir.

 

1968 yılında İstanbul’a dönmüş ve İstanbul’a geldikten sonra holdingin Otomotiv grubunda çalışmaya başlamıştır.

60’lı yıllarda İzmir Ticaret Odası’nda Yönetim Kurulu üyesi olarak bulunmuş ve bu dönemde planlı karma ekonomiyi savunmuştur. 70’li yıllarda basında ve panellerde Montaj Sanayii’nin avukatlığını üstlenmiş ve TÜSİAD’ın kuruluş hazırlıklarını yürüten komitede görev almıştır.

Can Ata Kıraç 1973 yılında Koç Holding İcra Komitesi’ne girmiş ve 1982’de Otomotiv grubu başkanlığına yükselmiştir. 1984’te Koç Holding’in İdare Komitesi üyesi olurken 1987’de başkanı olmuştur.

Tüm bu görev ve çalışmalarının sonucunda 80’li yıllarda “Koç’un Can’ı” unvanını almıştır. 1991 yılında ise yoğun çalışma temposu ve tam 41 yıllık iş hayatı nedeniyle kendi isteğiyle meslek hayatını noktalamıştır.

Can Ata Kıraç aile hayatına oldukça değer veren biridir. 1954 senesinde hayatını birleştirdiği ve tam 65 yıl evli kaldığı İnci Atav’ ı 11 Ağustos 2019 tarihinde kaybetmiştir. Bu evliliğinden Aslı ve Ali Numan adında iki çocuğu olan Kıraç’ın aynı zamanda iki de torunu vardır.

Oğlu Ali Numan Kıraç, Ebru Kıraç ile evlidir. Çiftin bu evliliklerinden Yasemin ve Can Ata Kıraç isimli iki çocukları vardır.

Can Kıraç’ın kardeşi İnan Kıraç ise Vehbi Koç’un kızı Suna Koç ile evlenmiştir. Bu evliliğin Koç ve Kıraç ailesini daha fazla yakınlaştırdığı da bilinmektedir.

Yayınlama: 08.11.2022
682
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.