“İstanbul’un Münibüsleri”
İSTANBUL’UN MİNİBÜSLERİ
Erkenden kalkılır işe gitmeye,
Vakit kalmaz eve veda etmeye,
Bu çilenin niyeti yok bitmeye,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Durak tıklım tıklım, geçin sıraya,
Mukayyet ol cebindeki paraya,
Şu uyanık yine girdi araya,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
İşe gitmek için bu kadar çaba,
Gelenlerde boş yer var mıacaba?
Çektiğimiz çile gelmez hesaba,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Çok şükür ki, binebildik birine,
Selam verdik koltukların kirine,
Hemen konsam şu inenin yerine,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
“Az sıkışın” diyor bıçkın muavin,
Şikayet yok, bindiğine bin sevin,
Burası minibüs, değil ki evin,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Yanımda bir sarhoş, akşamdan kalmış,
Dört yana sarımsak kokusu salmış,
Kafa öne düşmüş, rüyaya dalmış,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Para bütün ise, gelmez gerisi,
Karışır ceplerin öte berisi,
Kâh memuru biner, kâh serserisi,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Çevirme var, çökün, polis görmesin,
Kaptanım boş yere ceza vermesin,
Sıkışın, araya şeytan girmesin,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Ya Orhan ya Müslüm, başkasıolmaz,
Arabesk dinleyen gül bile solmaz (!)
Kaptanım müziksiz kafayıbulmaz,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Bir sabah, bir akşam, ömür törpüsü,
Bir de tıkanırsa Boğaz Köprüsü,
İşe geç kalmaksa, çilenin süsü,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri.
********
Minibüs, geçilmez çile denizi,
Genç yaşta sarartır beti benizi,
Ben kurtuldum, Allah kurtarsın sizi,
Ah şu İstanbul’un minibüsleri…