Tesettür

Geyveli Emekli İmam Sadettin Armağan

sadettin-armagan-geyve-Aziz Dostlarım

Arapça bir kelime olan tesettür setr – setre gibi kelimelerden türemiş olup örtmek gizlemek görülmesine mani olmak anlamlarına gelir. Hepiniz iyi bilirsiniz ki değerli olan değeri yüksek ve önemli şeylerimizi görünmesin ona zarar gelmesin diye örteriz. Onu örttüğümüz şeyle gizleriz. Başkasının görmesine müsaade etmeyiz. Değerli olan bir şeyimizi örtmek onun değerinden hiçbir şey eksiltmediği gibi aksine değerine değer katar.

Gelin sizinle şöyle yediğimiz meyvelere bir göz atalım, bakalım neler göreceğiz. Bu meyveler bizim için değerli mi? Elbette onlarda bildiğimizden daha fazla bilmediğimiz vitaminler var. Vücudumuza şifa verirler. Hastalıklara mani olurlar.

O halde bizim için çok değerlidir. Yüce Rabbimiz bize büyük faydaları olan bu meyvelerin dış etkenlerden zarar görmesinler diye üzerlerini örtmüş muhafaza altına almış. Mesela ceviz, fıstık, armut, elma, ayva, erik, kiraz, kavun, karpuz, şeftali, kayısı, incir, üzüm…. Sonsuz nimetler. Hepsi bir örtü içinde gizlenmiş. Rabbimiz onları bize bir muhafaza altında değerini kaybetmesin, vitaminleri yok olmasın, kullarım onları seve, seve içleri ala yesinler, gıdalansınlar diye ikram etmiş. Sayamadık sayılmazlar ki; ne diyor Rabbimiz: ‘’ Allah’ın nimetlerini saymaya kalkmayın, çünkü sayamazsınız.’’ (Sure-i Nahl 34)

Sizlere çok ibretli bir olay anlatacağım bu olay bizzat benim başımdan geçti. Yaşanmış ibretlik bir hadise. İstanbul da görevliyim 1980 li yıllar. Camiye göreve giderken yolun kenarında kamyonetinin üstünde karpuz satan bir satıcı var. Baktım ki bütün karpuzların kabukları yerinde sadece bir tanesi soyulmuş ve kan kırmızısı bir karpuz. Al beni dercesine karpuzların üzerinde duruyor. Gittim geldim aynı karpuz hala duruyor. Ötekiler satılmış bir iki tane satılmayan var. Dayanamadım satıcıya sordum. Hemşerim dikkatimi çekti bütün karpuzlar kapalı, kabuk içinde içerisi görünmediği halde satılıyor da, bu her şeyi görünen kabuğundan, örtüsünden sıyrılmış her şeyi meydanda olan şu karpuz niye satılmadı?  Verdiği cevap karşısında şaşırdım kaldım, fakat iyi bir ders aldım. Dedi ki: hocam bunu kimse almaz. Bu örtüsünden soyulmuş mikroplanmış, toz toprak ne varsa üzerine konmuş. Onun için aklı olan kendini seven bu mikroplu karpuzu ne yapsın haklı dedim sizce de haklı değil mi?

Hal böyle olunca gelelim kadın ve erkek tesettürüne: Tesettür yani örtünmek Allah’ın (C.C.) bir emridir. Farzdır. İnkâr edenin imanı yoktur. Bilerek örtünmeyenin günahı çoktur. Peki, nedir ölçü: Ölçümüzü Kurandan ve Peygamberimizden öğreneceğiz.

Aziz dostlarım

Nikâh bağı ile birbirine bağlanan Kadın ve Erkek Karı ve Kocadır. Rabbimiz buyuruyor ‘’ Kadın erkeğin, Erkek kadının örtüsüdür.’’ Erkeğe düşen görev nimet olarak kendisine emanet olarak verilen hanımına Tesettürü yaptırması. Kadına düşen görev ise erkeğine itaat edip örtünmektir. Kadın erkeğine itaat etmez de örtünmezse: İki günah birden işlemiş olur. 1 ) Allah’ın emrine uymaması. 2 ) Kocaya itaat etmemesi.

Tesettür deyince bazı hanımlar şunu anlıyor. Ramazanda camiye, namaza, mukabeleye giderken cenaze evine yasin’e giderken örtün. Çıkarken açıl. Haşa saki bunun dışında Allah (C.C.) bizi görmüyor ve onun emrine itaat camide başlıyor, çıkınca bitiyor. Aklımızı başımıza alalım. Ve tesettürü tarif edelim. Kadın için tesettür, yani görülmesi haram yerleri; yüz, bilekten aşağı eller, topuktan aşağı ayakların dışında toplu iğne başı kadar dahi olsa bütün vücudunu örtmektir.

Erkek için ise göbekten aşağı diz kapak altına kadar olan mahaldir. Sporcuların giydiği şortlar diz kapağının altına kadar örtmüyorsa böyle giyinmek ve onun bu halini görmek haramdır. Bu bizim imanımızın gereğidir. Adam sende bu kadar da olmaz diyen günah ötesi imanını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıyadır.

Son söz Rabbimizin buyurun, Rabbimize kulak verelim : ‘’ Habibim Ahmed (S.A.V.) mümin hanımlara söyle yabancı erkeklere bakmaktan gözlerini men etsinler. Hem de örtülerini yakalarının üzerine vursunlar. Başlarını, kulaklarını, yakalarını, gerdanlarını ve göğüslerini iyiden iyiye kapatsınlar.’’ Süre-i Nur 31. Başka söze ne gerek.

Selam ve sevgi ile kalınız.

Yayınlama: 06.12.2016
981
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.