Milletvekili Adayı Dişli; 2.Kasım’da Hesaplaşacağız.

DİŞLİ; 2.KASIM’DA HESAPLAŞACAĞIZ.

Ak Parti Milletvekili Adayı Şaban Dişli yeniden aday olması ve parti içinde yaşanan dosya savaşlarıyla ilgili Adapostası gazetesi Genel yayın Yönetmeni Güven Hasbaş’a çarpıcı açıklamalar yaptı. Dişli insani ve ahlaki bulmadığı engellemeleri 2 Kasım’da muhataplarıyla konuşacağını söyledi.

Kurban Bayramı’nda evinde ziyaret ettiğimiz Şaban Dişli ile yeniden aday olmasını ve listeye son anda girdiği yönünde ki söylentileri konuştuk. Dişli seçimin ülkenin geleceği için büyük önem taşıdığını belirterek parti içi dosya savaşları meselesini seçim sonrasına bıraktığını söyledi. “Seçime kadar kırgınlıkları, küskünlükleri rafa kaldırdım. Seçimin ardından gereken yapılacak. Bir anlamda hesap göreceğiz” dedi.

Sayın Dişli 3 dönemin ardından kısa bir mola ve yeniden meclis yolundasınız. Çok büyük bir aksilik olmazsa 26 ncı dönem vekilsiniz. 3 dönem kuralının ardından neden aday oldunuz?

Öncelikle biz 7 Haziran’da tek başımıza iktidar olacağımıza inanıyorduk.  Ama seçim sonucu istediğimiz gibi olmadı. Hatta CHP’nin ekonomik söylemlerini popülist olarak değerlendirdik. Ak Partinin tek başına iktidar olacağını düşündüğümüz için. Koalisyon görüşmeleri başladı. Tabanda MHP ile kesin hükümet kurulur düşüncesi hakim oldu. Devlet Bahçeli’nin ne zaman olacaksa seçim olsun söylemine rağmen tabanlarımız koalisyona hazırdı. CHP ile yapılan görüşmelerden de olumlu sonuç çıkmayınca seçim kaçınılmaz oldu. Üç dönem kuralı nedeniyle aday olamayan isimler yeniden gündeme geldi. Biz üç dönemlik arkadaşlarla bir toplantımızda aday olalım mı olmayalım mı diye konuşurken ben müracaat edelim bize ihtiyaç duyulmaz ise göstermezler. Nasıl olsa biz kullanım hakkımızı partiye vermiş isimleriz dedim. Ve aday olmaya karar verdim.

Listeye son yarım saatte girdiğiniz yazılıp çiziliyor. Listeye girmek için ne yaptınız son yarım saatten önce?

Aslında bu durum yeni değil. Kendilerini anketör kabul eden ama anket yapmayan bazı isimler her dönem benim ile ilgili böyle sözler ortaya atarlar sonra kendileri de bu söyleme inanırlar. 2002’de Hollandadaydım listede olmayacağım söylendi 4 ncü sırada yer aldım. 2007’de tartışma çok olmadı. 2011 yılında da benim devrimi tamamladığım gerekçesiyle böyle şeyler söylendi. Şaban Dişli adının geçtiği her ortamda rekabet oluşuyor. Bunların konuşulmasına diyecek sözüm yok yeter ki adice, ahlaksızca söylemler olmasın. Yani işin özeti yarım saat önce bir şey yapmadım. Bu söylentiyi yayanlara sormak lazım ne yapmışım…

Sakarya’nın listesi nasıl? Ben açıklanan listeyi beğenmediğimi her ortamda dile getiriyorum. Sizce nasıl oldu listeniz?

Herkesin kendine göre listesi var. Bence biraz daha bölgesellik gözetilerek yapılmalıydı liste. Maalesef biz Sakarya’da birlik havasını dağıtır gibi olduk. Bu durumumuzu yeniden kazanmalıyız. Üst sıralarda bir yerde bayan adayımız olmalıydı. Ortak bir dille bir isim belirlenmeliydi.

Ortak bir dil oluşturulamadı. Parti içinde Şabancılar, Ayhancılar oluştu. Bu durum nasıl ortadan kalkacak?

Aslında bu benim dışımda gelişen bir olay. Biz göğsümüzü gere gere şehrin her köşesine girip çıkarken insanlardan fikir alıyorduk. Şehrin tamamının fikri alınarak aday belirlemeyi başarabilirdik. STK temayülünün sonucu 7 Haziran’a yansımadı. Keşke yansısaydı. Çünkü fikrini beyan eden şehir, fikrinin önemsenmemesinden şikayetçi. Ben Ayhancılar veya Şabancılar veya başka söylemin partiye zarar verdiğini düşünüyorum. Böyle davranışlar partiye zarar verdi. Bir sürü küskünümüz oldu. Bırakın partiyi siyasete küstürdüğümüz insanlar oldu. Birisi gidiyor bir yere bir yazı yazdırıyor. İster istemez cevap veriyorsunuz. İnsani olmayan ahlak dışı iddialar ortaya atılıyor çünkü. Ülkenin geleceği için küskünlerimizi kazanmamız lazım. Aday olduğum gün ben 1 Kasım’a kadar bütün kırgınlıklarımı, küskünlüklerimi bir kenara bırakıyorum dedim.

2 Kasım günü geldiğinde açacakmısınız kırgınlıkları, küskünlükleri. Baltalar seçim sonrası gün yüzüne mi çıkarılacak?

Baltaları çıkarmak değil de bazı şeyleri konuşmamız lazım. Pislikleri sürekli halının altına süpürmek doğru değil. Bir süre sonra halının dışına çıkıyor. Hepimizin ailesi, çocukları var. Bırakın çocukları torunlarımız var. Siyasete girmeden önce bir hata yapmışsınız, bilmem ne istihbarat raporuyla o birilerinin önüne koyuluyor ve engellenmeye çalışıyorsunuz. Bunların önüne geçilmesi lazım. Rakibi hakkında yalan dolan, aslı astarı olmayan ama şekil olarak en iyi dosyayı hazırlayan sanki belirleyici olmaya çalışıyor. Bu durum insancılda değil, ahlaki de değil.

Ak Parti kuruluşunda bir dava partisi olacağını veya olduğunu söyleyen bir yapıydı. Geldiğimiz noktada birbirinizi karalayan veya dosya savaşları yapan bir parti oldunuz. Dava partisinden uzaklaştınız mı?

Biz teşkilatlarda ki canlılığı koruyamadık. Belki de yorgunluk oluştu. Yorgunluğum tezahürü karşı gruplar oluştu. Dosya savaşları sona ermeli. Seçim döneminden önce veya seçimlerin hemen ardından bunlar konuşulmalı. Hatta aday falan olmasına da izin verilmemeli yanlışı olanın. Ama birileri bunu silah olarak kullanmamalı. Biz bu durumdan çıkmak için çaba harcamalıyız. Kirlilik için değil temiz siyaset için hamleler yapmalıyız. İnsanları siyasetten kaçar halden kurtarmalıyız. Ak Parti ilk gün nasılsa o noktaya gelmeli. Gelebilmeli. Bunu başarmak zorundayız ülkemiz için. Dava partisi olmaktan uzaklaşmadık aslında. Biz hizmet etmek ve ülkemizi büyütmek için mücadele veriyoruz. 1 Kasım’da tek başımıza iktidar olup yeniden bölgenin, dünyanın çekim noktası haline geleceğiz. Bölgemizde kaybettiğimiz pazarı yeniden geri alacağız.

Bayramın ardından sahaya ineceksiniz. Vatandaştan ne diyerek oy isteyeceksiniz?

Siyasi istikrarın önemine vurgu yapacağız. Hükümetsizliğin ülkeye verdiği zararları anlatacağız. Ülke ekonomisinin büyümesi için siyasi istikrarın şart olduğunu anlatacağız. Yıllık büyüme hedefinden sapmamak için Ak Parti’nin tek başına güçlü iktidara gelmesi gerektiğine vurgu yapacağız. Ekonomik istikrardan bahsedeceğiz. Yatırım yapmak için siyasi istikrar bekleyen işadamlarını anlatacağız. Sayın Genel Başkanımız Ahmet Davutoğlu’nun açıklayacağı seçim programıyla daha net ortaya çıkacak sokakta neler anlatacağımız…

1 Kasım’da tek başına iktidar olacak mı Ak Parti?

Ben tüm kalbimle inanıyorum tek başımıza iktidar olacağımıza. Teşkilatlarımız, belediye başkanlarımız, bizler vatandaşla samimi bir şekilde anlatacağız. Yaşanan olumsuzlukları herkes gördü. Hükümetsiz kalmasını istemeyen, vatansever vatandaşlarımız oy verecek. Çoluk çocuğunu düşünen onların geleceğini düşünenler oy verecektir. Ak Parti kendi küskünlerine samimi bir el uzatarak bile belli bir başarıyı yakalayacaktır. Bu seçimde geleceğimizi oylayacağımızı bilmek durumundayız. Ben onun dedesine kızmıştım, ben onun falanca davranışına kızmıştımları bir kenara bırakıp geleceğimizi düşünerek sandığa gitmeliyiz…

Seçimde ki oy hedefiniz ne? Sakarya’da ne olur seçimin sonucu?

Sakarya’da oyumuzu artıracağız. Bütün aktörler oy oranının artması için sahada olacak. Mesela listeye giremeyen Ali İnci’yi aktif halde tutmamız lazım. Ali İnci’nin haksızlığa uğradığını düşünenlere Ali İnci’nin seslenmesi lazım. Bende Ali İnci’nin haksızlığa uğradığını düşünüyorum. Ali İnci dahil bütün isimleri diri tutup çalışmalıyız. Ki Ali İnci’nin şu ana kadar söylemleri meselenin Ali İnci meselesi olmadığı ülkenin geleceği meselesi olduğu yönünde. Ak Parti kendi enerjisini sokağa yansıtmalı. O zaman hedeflediğimiz başarıyı yakalarız. Şu anda 5 vekilimiz garanti. Daha yoğun çalışırsak sayıyı artırabiliriz…

Güven Hasbaş-Adapostası