Karaçamspor Yılları(2003-2015)
Emre Başkaya Kimdir?
18 Haziran 1989 tarihinde Adapazarı'nda doğdu,İlkokul ve orta okulu Sakarya Geyve Karaçam İlköğretim okunda bitirdikten(1996-2003)sonra Adapazarı Atatürk Lisesinde ortaöğrenimini tamamladı. Personal loans online same day. Daha sonra Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu (2008-2012). Pedagojik Formasyonu Düzce Üniversitesi Eğitim fakültesinde tamamladıktan sonra 11 Eylül 2013 te Milli Eğitim Bakanlığına öğretmen olarak göreve başladı
Emre Başkaya: Sırasıyla Geyve Elvan Bey Anadolu Lisesi (2013-2015),Sinop Boyabat Türk Telekom Fen Lisesi(2015-2016),Sinop Boyabat Mevlana Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde görev yaptıktan(2016-2018) sonra halen görev yaptığı Düzce Cumayeri Çok Programlı Anadolu Lisesinde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak görev yapmaktadır.Evli ve bir kız çocuk babasıdır,orta derecede İngilizce yabancı dili vardır.
Karaçamspor Yılları(2003-2015)
Sakarya’nın güneyinin haber sitesi geyvemedya.com her geçen gün yazar köşesini güçlendirmeye devam ediyor. Bir dönem Geyve’de de öğretmenlik yapan Emre Başkaya yazılarıyla sitemizde olacak.
EMRE BAŞKAYA KİMDİR?
18 Haziran 1989 tarihinde Adapazarı’nda doğdu. İlkokul ve orta okulu Sakarya Geyve Karaçam İlköğretim okunda bitirdikten (1996-2003) sonra Adapazarı Atatürk Lisesinde ortaöğrenimini tamamladı.Daha sonra Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu (2008-2012). Pedagojik Formasyonu Düzce Üniversitesi Eğitim fakültesinde tamamladıktan sonra 11 Eylül 2013 te Milli Eğitim Bakanlığına öğretmen olarak göreve başladı.
Emre Başkaya: Sırasıyla Geyve Elvan Bey Anadolu Lisesi (2013-2015),Sinop Boyabat Türk Telekom Fen Lisesi(2015-2016),Sinop Boyabat Mevlana Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde görev yaptıktan(2016-2018) sonra halen görev yaptığı Düzce Cumayeri Çok Programlı Anadolu Lisesinde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak görev yapmaktadır.Evli ve bir kız çocuk babası olan Başkaya orta derecede İngilizce bilmektedir.
YAZAR’IN İLK YAZISI
Çocukluğumun ve gençlik yıllarımın merkezinde futbol ve dolayısıyla da köyümün takımı Karaçamspor vardı.1990 yılında şu anki muhtarımız Sayın Osman Ölmez ve Recep Odabaş’ın girişimleriyle kurulan kulubümüz köyümüzün medarı-ı iftiharıydı.
Girdiği her turnuvada yüksek başarı elde eden,amatör kümeleri hızlıca geçerek şampiyonluklar yaşayan Karaçamspor köyde adeta göz bebeği konumundaydı.Ancak köyümüzde resmi bir futbol sahası olmadığından hemen hemen bütün müsabakalar deplasmanda oynanıyordu.Köyün imkanları o yıllarda çok kısıtlı olduğundan maçlara seyirci götürülemiyordu genellikle.
Fakat bu konuda ağabeyim ve ben son derece şanşlıydık.O dönemde takımın 10 numarası ve yıldızı Cemal amcamızın oğlu Zafer Başkaya’ydı.Kıvrak çalımları,sert ve isabetli şutları,skora doğrudan katkısı ile adeta takımın maestrosuydu.Ağabeyim ve ben de Zafer abi’nin kontenjanından maçlara takım minibüsü ile giderdik.
1999 Marmara depreminden sonraki sezonda bir üst klasman ile Karaçamspor’un klasmanındaki takımlar aynı liglerde mücadele etmişti.Karaçamspor o dönemin en güçlü takımı olan annemin memleketinin ekibi Hendekspor’la karşılaşmıştı.İlk maç Hendek stadındaydı,Hendek halkı stadı hınca hınç doldurmuşru.Belediye Başkanı Sayın Ali İnci de şeref tribününde yerine almıştı.
Maçın başlamasıyla Hendekspor gol olup yağmaya başlamıştı adeta.Maç sonunda skor 14-0 Hendekspor lehineydi.Bu skor hepimizi çok üzmüştü.Ağır yenilgi sonrasında eve döndüğümüzde annemin bana takılması da çok sinir bozucuydu.
O dönemde kulup başkanımız Mehmet Tuncer’di.Takımla ilgili her şeye tek başına koştururdu.Altyapı,oyuncu transferleri,vize işlemleri,şoförlük vs tam bir amatör ruh ile varını yoğunu Karaçamspor’a adamıştı.Onun yönlendirmeleriyle bizim jenerasyondan Fatih MERCAN, Nihat BULUT, Hüseyin ERSOY, Muharrem TOKLU, Şaban DEMİR, Yusuf abim ve bana da lisans çıkarılmıştı.
2004-2005 sezonunda ilk kez ‘Esame Listesi’ne isimlerimiz yazılmaya başlanmıştı.Ben kaleci olduğumdan oynama şansım epey düşüktü ancak Yusuf Abim orta saha oyuncusu olduğundan zaman zaman sonradan oyuna girmeye başlamıştı.Ben de genellikle malzemecilik,top toplayıcılık vs görevlerini üstleniyordum.İlk kez Pamukova stadında son 15 dakikada Volkan Toklu ağabeyimin yerine oyuna girdiğimde elim ayağım,her yerim zangır zangır titriyordu.Kaleye geçtiğimde ne yapacağımı bilmiyordum.
Sonraki sezonlarda yavaş yavaş süre almaya,maçlar oynamaya başlamıştım.Tecrübe kazanmam için Volkan abi sürekli olarak eldivenleri bana teslim ediyordu.Başımızda bir antrenörün olmayışı bizi gelişimsel olarak,mantelite olarak geride bırakıyordu.Köyümüzn eski futbolcularından Yüksel abi ve yine köyümüzün futbol sevdalısı Ramiz Dardağan abi ilgilenip çalıştırıyordu takımı o yıllarda.
2005-2006 sezonunda takımızız bir üst klasmana çıkmak için play-of maçları oynayacaktı.İlk maçta Söğütlü sahasında Söğütlü Kalespor ile karşılaşacaktık.Her şeyden habersiz bir şekilde hazırlığımı yapıp kulube gittiğimde geçici olarak takımın başına getirilen Sait Okur hoca:’Emre hadi hazırlan,1 numara sensin bugün’demişti.Şaşkınlık içinde hazırlanmaya gitmiştim.İlk defa zorluk derecesi bu kadar yüksek ve önemli bir maçta forma giyme fırsatı yakalamıştım.Volkan abi şehir dışında olduğundan maça yetişemeyeceğini son anda bildirmişti.Sait hoca beni maça hazırlamak için birtakım mental konuşmalar yapıyordu.
Maç başladığımda heyecandan titriyor,top gelmesin diye bildiğim tüm dula/sureleri okuyordum.Sait Okur hocamın söylediklerini aklımda tutmaya çalışıyordum.
Henüz 15 yaşındaydım ve üzerimde büyük bir sorumluluk hissediyordum.Maça hızlı başlamıştık,Zafer abim oyunun hemen başında skoru 1-0 ‘a getiren golü atmıştı.Ancak rakibimiz eşitliği sağlayabilmek için sağlı sollu ataklar yapıyordu.Rakip tarafından ceza sahamıza gönderilen orta şut karışımı bir pozisyonda rahatça topu kontrol edebileceğimi düşünüp defansa ‘bendeee’diye bağırmama rağmen Göksel abi de topa doğru hamle yaptı ve şiddetli bir şekilde çarpıştık,araya giren rakip forvet oyuncusu topu kolayca ağlarımıza göndermiş oldu.Herkes Göksel abiye kızarken o da bana bağırıp çağırıyordu.
İlk yarı karşılıklı gollerle geçildikten sonra ikinci yarının hemen başında Zafer abimin ayağından bir gol daha bulduk.Ancak yine rakibin yoğun baskısı sonucu oluşan karambolde topu ağlarımızda gördük.Rakibin etkili oyunu ve hücumlarına rağmen ilk maçımda oldukça net pozisyonlarda başarılı kurtarışlar yapmıştım.Bu durum özgüvenimi yerine getirdi ve sonraki maçlarda hep daha iyisini yapabilmek için sahaya çıktım.
O yıllardaki kadroya gelecek olursak kalede Volkan TOKLU ve ben, sağ bekte Şaban DEMİR,Resul KESKİN,liberoda Yücel YILMAZ,stoperde Göksel YILMAZ,Salih TUNCER,sol bekte Gökhan YAVUZ, Kadir CANSIZ,sağ kanatta Hüseyin CANSIZ,Fatih MERCAN,sol kanatta Nihat BULUT,Oğuz DURMUŞ,orta sahada Kenan KARAN,Zafer BAŞKAYA,Şenol HALDIZ,Forvette ise Orhan CANSIZ,Oktay KUZU ve Aykut ÇELİK ile birlikte oynama fırsatları yakalamıştık.
Sait hocadan sonra takımımızın eski opyuncusu,aslen Kızılkaya köyünden gelen Kerim ÇAKMAK hocamız ile birkaç sene çalışma fırsatı yakaladık.Çok Çalışkan,başarılı ve hırslı yapısıyla özelliikle maç öncesi toplantılarda bizi çok iyi motive ediyordu.Eğlenceli antrenman metotları ile genç kuşağın çok sevdiği bir hocaydı.2.Amatör ligde onun önderliğinde şampiyonluğa ulaştığımızda bütün köy çok sevinmişti.
1.Amatör lige yükseldiğimiz sezonda gerek maddi imkansızlıklar,gerekse de idari sıkıntılar nedeniyle maaalesef tekrar küme düşmüştük.O yıl üniversite 1.sınıfta öğrenci olmama rağmen elimden geldiğince Kütahya’dan maçlara gelmiştim.
Başarısızlıkla sonuçlanan o sezonun ardından yeni bir oluşumla kurucu başkanımız Sayın Osman Ölmez liderliğinde yeni bir yönetim oluşturulmuş,yeni bir heyecanla 2.amatör ligine başlamıştık.Takımın başına da köyümüzden Öcal DOĞAN hoca getirilmişti.O yıl ilk kez amatör liglere katılan komşu köyümüz Nuruosmaniye ile girdiğimizin şampiyonluk yarışını ne yazık ki aynı puanla fakat gol averarajıyla kayebederek bir üst lige çıkma şansını elimizden kaçırmıştık.
Sonraki sezonda ise Ertan TURAN başkanlığında Sakarya amatör futbol camiasının önemli bir eski oyunsucu olan Günay TERZİ hoca ile anlaşılmıştı.Sadiye halamın ikinci oğlu olan Günay abimin takımın başına geçmesi hepimizi çok sevindirmişti.Çok başarılı bir futbol kariyeri olan Günay abinin antrenörlükte henüz ilk yıllarıydı.Çalışma metotları ve disiplinli yasıyla takıma çok farklı katkılar yapacağını daha ilk antrenmanlarda hepimize göstermişti.Nitekim o sezon mücadele ettiğimiz Geyve Boğaz gurubunu namağlup ve averaj rekorunu kırarak tamamlamıştık.
Karaçamspor Günay hocanın liderliğinde küllerinden yeniden doğmuştu…
Emre BAŞKAYA
Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum
