Gül Mihrican Vurgunu
GÜL MİHRİCAN VURGUNU
Gül Mihrican Vurgunu
Gecesi şeb-i yelda, gündüzü nâr-ı firkât,
Kaf Dağı ardında mı, mahşerde midir vuslat,
Umut ektiği yollar hüsrana çıkmış, heyhat,
Can yılların yorgunu,
Gül, mihrican vurgunu.
Cânânsız âbâd olmaz gönül denen virane,
Yâr yolunda türabdır Kerem denen divane,
Aslıların saçları yaksa ne, yakmasa ne?
Köz küllerin yorgunu,
Gül, mihrican vurgunu.
Umutlar yağmur olsa, damla düşmez bağına,
Her yolun ardı firkat, ermez vuslat çağına,
Leylâ denen ahunun düşmüş sevda ağına,
Kays çöllerin yorgunu,
Gül, mihrican vurgunu.
Ne yaz bilir, ne bahar, dört mevsimde dört hazan,
Acep kimin figânı nağmelerinden sızan,
Mızrabı yâr elinde, ne ses kalmış ne düzen.
Saz tellerin yorgunu,
Gül, mihrican vurgunu.
Cânânın cefasını derdine derman sayar,
Eritir can mumunu gezerken diyar diyar,
Âh edip inlese de, ne yâr duyar ne ağyâr,
Söz dillerin yorgunu
Gül, mihrican vurgunu.