Geyve Akhisarlı bir Osmanlı Veziri

İrfan Özdilek Nişancık kimdir? 20 Ocak 1963 yılında Adapazarı Serdivan'da doğan Nişancık, ilk ve ortaokulu Mithatpaşa Okulu'nda, liseyi Adapazarı Endüstri Meslek Lisesi'nde okudu.İrfan Özdilek Nişancık, İ.T.Ü. Sakarya Meslek Yüksek Okulu İnşaat Bölümü'nden mezun olduktan sonra, 1984 yılında Adapazarı Belediyesi'nde memuriyete başladı.23 Ocak 2013 tarihinde Sakarya İl Özel İdaresi'nden emekli olan Nişancık, 1985 yılından beri Sakarya Yerel Tarihi üzerine araştırmalar yapıyor.

    Geyve Akhisarlı bir Osmanlı Veziri

    Adı “Hayat veren, can ve ruh veren, bütün canlı­ları ve hayatı diri tutan Allah’ın kulu” anlamını taşımakta ve “Geyve-Akhisar doğumlu”. Yetişme şekli ve ilk memuriyetleri bilinmiyor. Ama o bir Osmanlı Nişancısı ve bir Osmanlı veziri.

    “Sicill-i Osmanî”yi bilirsiniz. Mehmet Süreyya Bey tarafından 1893-1897 yılları arasında kaleme alınan, Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan 20. asrın başına kadar yaşamış meşhur şahıslar hakkında bilgi veren biyografi ansiklopedisidir. “Sicill-i Osmanî” yahut “Tezkere-i Meşâhîr-i Osmaniye” bugün büyük bölümü tahrip edilmiş mezar kitabelerinden devşirilmiş bilgilerden oluşturulduğundan eşsiz niteliktedir.

    Tamamı altı cilt olan eserin birinci cildinde bütün “Osmanlı Hanedanı” anlatılır. Daha sonra alfabetik olarak “şairler”, “tarihçiler” ve “devrin bütün meşhur simaları” hakkında bilgi verilir. Dördüncü ciltte “saray hocaları”, “hekimbaşılar”, “nişancılar”, “silahtarlar”, “şeyhülislamlar”, “kazaskerler” vs. gibi rütbe sahiplerinin adları yer alır. İncelediğinizde Sakarya yöresinden birçok ismi görmeniz mümkündür. Akhisar-ı Geyve’den Mutavelci (mutavvel, her konuda yazılmış “mufassal”` kitaplara denir. Mesela “marifetname” gibi ) Mehmet Efendi, Amasya Müftüsü Akyazılı İbrahim Efendi’nin oğlu Mehmet Efendi, Müderris Geyvelizade Mehmet Efendi ve Akhisar-ı Geyve’den İzniki lakaplı “Abdülmuhyi Çelebi” bunlardan sadece bir kaçı olarak gözünüze çarpar.

    Hepsinin ortak yanı, Osmanlı Ünlüsü olmalarıdır. Ama İzniki lakaplı “Abdülmuhyi Efendi”nin bir farkı vardır; diğerleri yanında. Adı “Hayat veren, can ve ruh veren, bütün canlı­ları ve hayatı diri tutan Allah’ın kulu” anlamını taşımakta ve diğer bir-ikisi gibi o da “Geyve-Akhisar doğumlu”. Yetişme şekli ve ilk memuriyetleri bilinmiyor. Ama o bir Osmanlı Nişancısı (Nişancı; Divan-ı Hümayun’a katılan devlet görevlilerinden biridir. Kalemiye sınıfının başıdır. Padişah adına yazılacak fermanlara, beratlara, namelere, hükümdarın imzası demek olan tuğrayı çekmekle görevlidir) ve bir Osmanlı veziri. Kendisine “İzniki” denilmesinin nedeni aynı kaynakta “orada yani İznik’te çiftlikleri ve akarı olduğu içindir”diye yazılıdır.

    Kalemden yetişip reisülküttap olduğu, bu görevinden Rebiyülevvel 988(Nisan-Mayıs 1580)de azledildiği aynı yılın Ramazan ayında da (ki bu dönem Ekim ayıdır) bu görevine iade edilir. Miladi 1582’de Anadolu Defterdarı, Mart 1583’de Feridun Bey’in yerine “Nişancı” olarak görevler alır. 1588 yılında da “Anadolu Beylerbeyi” unvanı ile emekli olduktan sonra 1591 yılında “vezir” olarak görev başındadır.

    Safer 1000 (Kasım-Aralık 1591) yılında da vefat ederek fani dünyada göç eyler. Mezarının İstanbul Fatih’te olduğu söylenir

    Yayınlama: 21.02.2017
    Düzenleme: 25.02.2017 10:49
    1.219
    A+
    A-
    Bir Yorum Yazın

    Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

    Henüz yorum yapılmamış.