Akyel; Alıplar, Günhoşlar, Çine ve Akdoğan’daydı…

Akyel; Alıplar, Günhoşlar, Çine ve Akdoğan’daydı…

CHP Geyve Belediye Başkan Adayı Erol Akyel, ilçe başkanı Hikmet Akdemir, Meclis Üyesi Adayları ve partililerle beraber Alıplar, Günhoşlar, Çine ve Akdoğan köylerini ziyaret etti.

CHP Geyve Belediye Başkan Adayı Erol Akyel köy ziyaretlerinde yaptığı konuşmada şunları söyledi;

Bir de bizi deneyin
“Az çalandan çok çalanına kadar, hepsindeki mantık aynı, ben buradan ne alabilirim, ne götürebilirm, ne çalabilirim hesabı yapmalarıdır. Böyle bir mantıkla hareket eden kadrolara, zihniyete sizler 3 defadır, 12 yıldır oy veriyorsunuz. Kucak dolusu oy verdiniz, yüzde elli-altmış oy verdiniz, saygı duyuyorum, bir şey demiyorum. Ama şunu diyorum, bunu kendimde buluyorum. Biz geçmişte bu köye geldik Ramis Savaş adına yüzde 18-20 oy verdiniz, iyi güzel, milletvekili seçtirdiniz. Buna sygı duyuyorum. Bir sonraki seçimde 3 buçuk yıl sonra 1.8’e düşürdünüz. Yerde süründürdünüz. Ben de şimdi diyorum ki; yüzde 50-60 oy veriyorsunuz, bu adamlara verdiğiniz oyları, desteği çekin, yüzde 20’nin altına düşürün bakalım. Bizler ne yapacağız, bir de bizi görün, bir de bizi deneyin.

1989 ruhu
O nedenle bu seçimleri önemsiyoruz. Her ne kadar yerel seçim de olsa, bunun sonucu genel seçimlerin işaret fişeğidir. Biz seçimleri alacağız, bundan en ufak bir kuşkumuz yok. Neden alacağız, önce kendimize ve Allah’a, sonra ülkemizin ve bölgemizin içinde bulunduğu şartlara güveniyoruz. Gidişat onu gösteriyor, gidişat 1989 yılındaki 52 büyük belediyeyi nasıl o günkü Genel Başkanımız Erdal İnönü’nün olduğu Sosyal Demokrat Halkçı Parti’ye verdiyseniz, bugün de aynı konum muhalefetin merkezi olan CHP’nin adaylarına doğru gidiyordur. Bunu da en kısa zamanda alacağız, 30 Mart’ta da göreceksiniz.

Kuşkumuz yok
O günlerde hatırlayınız, Adapazarı merkez belediye başkanı nasıl Ünal Ozan’a verdiyseniz, Karasu’da nasıl Sedat Büyük’e verdiyseniz, Sapanca’da nasıl Osman Nuri Yavuz’a verdiyseniz, Pamukova’da nasıl Bedri Aytaç’a verdiyseniz, Serdivan’da nasıl Sinan Pehlivan’a verdiyseniz, bugün de Geyve’de Erol Akyel’e vereceksiniz, Pamukova’da Erdoğan Isır’a vereceksiniz, Erenlerden Erden Meriç’e vereceksiniz, Büyükşehir’de Ecevit Keleş’e vereceksiniz bundan en ufak bir kuşkum yok, kaygımda yok, inancım o yöndedir.

Türkiye’nin dış borcu 720 milyar dolardır
Bu ülke geçmişi çok parlakta olmasa yönünü batıya çevirmiş, çağdaş medeni ülkeler seviyesini baz tutmuş, hedef tutmuş, bir arayış, bir sıçrama içersindedir. Bu ülke Atatürk’ün kurmuş olduğu, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırlarını kanla çizmiş bir ülkenin torunları olarak, ekonomisini belli bir yere getirmiş, sanayisini, ağır sanayisini kurmuş, Kamu İktisadi Teşebbüsleri’ni vücuda getirmiş, üretime geçirmiş, kara geçirmiş, işçisine iş vermiş, iş bulmuş bir ülke, 80 yılda 220 milyar dolar borçlanmış. 2002 yılında AKP iktidara gelmiş, KİT dediğimiz, şeker fabrikasından Sümerbank’a kadar, Tekel’inden Sedaş’ına kadar, bankalarından limanlarına kadar, sac ve demir fabrikalarından Petro-Kimyası’na kadar ne kadar değeri varsa, Cumhuriyet’in ne kadar kazanımı varsa, hepsini haraç mezat sattılar. 50-60 milyar dolar gibi bir gelir elde ettiler. Bunları sattıkları yetmediği gibi, şu anda Türkiye’nin dış borcu 720 milyar dolardır. Yani bunun üzerine artı 500 milyar dolar borç yapmışlardır. Bu borç çok büyüktür. Bu borç Türkiye’yi iflasa götürür, bu borç Türkiye’yi bölünmeye götürür.

CHP düzlüğe çıkaracak
O nedenle derdimiz büyük, derdimiz var. Gelecekten kaygılarımız var. O nedenle sizlerden şunu istiyorum. Bu geminin içindeyiz, eğer batarsak hep beraber batacağız. Yok biz bu gemiyi yüzdüreceğiz diyorsanız, hep beraber yüzdürüp, düzlüğe çıkaracağız. Bunun adı da Cumhuriyet Halk Partisi’dir, onun kadrolarıdır, onun adaylarıdır.”

KAYNAK:Sakarya54.net