Ülkücüler AK Parti içinde siyasete devam etmelidirler!

Ülkücüler AK Parti içinde siyasete devam etmelidirler!

huseyin ozcelik-MHP’de “1 Kasım depreminin” sarsıntısı sürüyor. Kimi genel başkanını suçlu buluyor kimi de genel siyaset yaklaşımını.

MHP’de Meral Akşener, Sinan Oğan ve Koray Aydın gibi öne çıkan genel başkan adayları partilerini “tüzük kurultayına” götürmek için  harıl harıl imza toplama peşindeler…

MHP’de ki kurultay tartışmaları Sakarya’ya da yansındı.

MHP eski il başkanları Yusuf Bıçaklıoğlu, Tayyip Kaba, Hamdi Kılıçaslan, Yüksel Ayanoğlu, Mehmet Erdoğan ve Orhan Ünver’in öncülük ettiği toplantıda önceki gün Orhan Gazi Kültür Merkezinde bir araya gelen eski il ve ilçe başkanları, Ülkü Ocakları ile kadın kolları başkanları MHP’nin içinde bulunduğu“kaostan” çıkması için genel başkanları Devlet Bahçeli’ye tüzük kurultayını toplama çağrısı yaptılar.

Eski MHP yöneticileri, Bahçeli’nin tüzük kurultayını toplamaması halinde üst kurul delegelerine kurultay için baskı yapacaklarını açıkladılar.

Eski İl başkanları ve MHP’li yöneticilerin toplantısının “MHP’nin geleceği”  ve “kurultay toplanması”açısından hiçbir önemi yok.

Çünkü Sakarya’da 15 üst kurul delegesi ve milletvekili Zihni Açba “koşulsuz” Devlet Bahçeli’yi destekliyorlar.

Muhalefet kanadının tek bir delegeden, kurultay için imza alma şansı yok.

Öte yandan Eski MHP yöneticileri, hiçbir genel başkan adayını destelemediklerini ifade etseler de bir çoğu adaylardan “Meral Akşener’i” destekliyorlar.

Çok az bir kısmı ise “Koray Aydın’ın” yanında yer alıyorlar.

 “Sinan Oğan’ın” ise Sakarya’da taraftarı yok gibi.

Eski MHP’lilerin, Devlet Bahçeli’ye karşıt oldukları da bilinen bir gerçek.

Sakarya’da ki muhalefet seçim yenilgisinden Genel Başkan Bahçeli’yi sorumlu tutuyor. Amaçları tüzük kongresini toplayıp buradan da olağanüstü bir kongre çıkarmak ve Bahçeli’yi devirmek.

MHP Lideri Bahçeli, partisinin 1 Kasım’da ki “seçim yenilgisinin” birinci sorumludur; fakat MHP’nin içine düştüğü kaosun sebebi bir tek Bahçeli’nin liderliği ile açıklanamaz.

MHP’nin seçim mağlubiyetinin altında “ideolojik savrulması” yatmaktadır.

Kendi ili Trabzon’da seçim kazanamayan Koray Aydın, Doğan Medyası’nın gazlaması ulusalcı Sinan Oğan ve milletvekili adayı gösterilseydi Bahçeli’yle hareket edecek olan Meral Akşaner MHP’nin lideri olacak isimler değiller.”

MHP’yi eski ideolojik çizgisine kavuşturacak, lider karizması ve devlet adamı ciddiyetine sahip tek  isim ise “Yıldırım Tuğrul Türkeş’tir.”

O’da MHP’den ihraç edilerek AK Parti’ye geçmek durumunda kalmıştır.

7 Haziran seçimleri sonrası MHP’nin başında Aydın, Oğan ve Akşener olsalardı onlar da AK Parti ile koalisyon kurmazlardı; fakat ulusalcıların ve paralel yapının güdümünde olan bu isimler MHP’yi, HDP’nin içinde olduğu bir koalisyona sürüklerdiler.

Ülkeyi “kaosa”, MHP’yi ise “tarihin çöplüğüne” götürürlerdi.

Bu gün MHP’nin içine düştüğü kriz ve  kaosun tek nedeni “ideolojik sapmadır.”

Kurucusu merhum Türkeş’in fikirlerinden, Türk ve İslam Ülkülerinden hızla saparak  ulusalcı-Kemalist çizgiye gelen MHP; orta Anadolu’nun bazı illerine, Akdeniz’e ve Toroslara sıkışmıştır.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da silinen MHP’nin, fikri karşılığı ülkenin bir çok yerinde artık yoktur.

Bahçeli’nin, AK Parti’yle koalisyon hükümeti kuramamasının nedeni de MHP’nin Ulusalcı-Kemalist söylemleri ve CHP’nin peşine takılmasıdır.

Sakarya’da ki MHP’liler partilerinin içine düştüğü kaostan çıkış için bir yol alıyorlarsa “Alpaslan Türkeş’in”, “Dündar Taşer’in”, “Erol Güngör’ün”, “Seyyid Ahmet Arvasî’nin” ve “Prof. Dr. Turan Yazgan’ın” fikirlerine sıkı sıkı sarılsınlar.

Bu kafidir.

ÜLKÜCÜLERİN LİDERİ YILDIRIM TUĞRUL TÜRKEŞTİR

   Öte yandan 1 Kasım seçimlerinde “Ülkücüler kaybetmediler.”

Ülkücülerin büyük bir çoğunluğu, ülkenin iç ve dış düşmanlar tarafından kaosa ve bir bölünmeye sürüklendiğini görerek AK Parti’yi desteklediler.

Ülkücülerin “desteği” ve “oyları” ile AK Parti yüzde 50 oy almayı başardı.

1 Kasım seçimleri “AK Parti ve Ülkücü Birleşenlerinin” zaferiyle tamamlandı.

Kurulan hükümette “AK Parti ve Ülkücü Birleşenler hükümetidir.”

AK Parti içinde 20’den fazla “ülkücü milletvekili” yer alırken Ülkücüleri ise “Başbakan Yardımcısı, Türkeş’in oğlu Yıldırım Tuğrul Türkeş” temsil etmektedir.

MHP’nin içine düştüğü ideolojik kriz sonrası Ülkücüler yollarına AK Parti içinde devam etmektedirler.

Bugün AK Parti “Milli İslam” ve “Türk milliyetçiliği” çizgisinde siyaset yapmaktadır.

Devlet kadrolarının büyük bir kısmı ülkücülerden oluşmaktadır.

AK Parti dış politikada yönünü, Ortadoğu kadar “Kafkaslara” ve “Türk Cumhuriyetleri’ne” de yöneltmiştir.

Bu çizgi devam ettikçe de Ülkücüler AK Parti içinde yer alacaklardır.

Ayrıca Türk milliyetçilerinin ülkeye ve vatana en büyük hizmetleri “sağ merkez partilerin” iktidarları döneminde oldu.

Milliyetçi hareket 1960’lı yıllara kadar DP içinde yer aldı. Türkeş 1960 ihtilali içinde yer aldığı için son anda AP genel başkanı olamadı. 

1980 sonrası Anavatan’da milliyetçiler etkili oldu. Yine Türkeş’in 1990’lı yıllarda merkez sağ DYP’nin liderliğini ele geçirmeyi planladığı bilinen bir gerçekti.

Bütün bu dönemlerde milliyetçiler, ülkenin yönetiminde etkili oldular.

Fikirlerini iktidara taşıdılar.

Ülkeye önemli hizmetler kazandırdılar.

Milliyetçi fikrin güçlenmesini sağladılar.

Milliyetçiler bu günde AK Parti içinde aynı misyonu yerine getirmektedirler.

 Twitter: @huseyinozcelik  

Yayınlama: 23.12.2015
677
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.