Dişli, Dişli Çıktı.

Dişli, Dişli Çıktı.

DİŞLİ, DİŞLİ ÇIKTI

Netgaste haber sitesi yazarı, Gazeteci yazar Hamdi Yuluğ, Sakarya siyasetine yön veren Milletvekilleri Ak Parti Genel Başkan yardımcısı Şaban Dişli ile Ayhan Sefer üstün’ü yazdı.

saban-disli-ayhan-sefer-ustun-hamdi-ulug-yazisiBİNALİ Yıldırım’ın Başbakan koltuğuna oturmasıyla birlikte Sakarya siyasetinde de dengeler sarsıldı.

Birkaç dönemdir Meclis ve partisinin içinde üstlendiği görevlerle öne çıkan Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Ak Parti’de eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na Ali İhsan Yavuz ile birlikte destek verenlerin başında geliyordu. Davutoğlu döneminde bir dediği iki edilmiyordu… Bazı belediye başkanları, parti il teşkilatındaki birkaç yöneticiyle Sakarya’da her türlü siyasi kumpasın başaktörleriydiler.

Davutoğlu gitti süreç de bitti.

Davutoğlu ile birlikte Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün de gitti, sade milletvekilliği kaldı.

Bir nevi pasifsize edildi!..

Yerine ekonomist Şaban Dişli Genel Başkan Yardımcısı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yakınlığı ile tanıdığımız Dişli’nin, Başbakan Binali Yıldırım ile de aile dostu olması başta Ayhan Sefer Üstün olmak üzere Sakarya’da birilerinin dümen suyuna çomak soktu!..

Çünkü eskisi gibi Sakarya siyasetine hâkim olamayacaklardı!

İstedikleri gibi meydanlarda at koşturamayacaklardı!

Dengeler tamamen sarsılmıştı…

Siyasetin her türlü hokkabazlıklarını bilenlerin yerine özüyle sözü bir olan, toplumun her kesimi tarafından itibaren gören Şaban Dişli gelmişti.

Tam bu sırada 15 Temmuz darbe girişimi meydana geldi…

Bu süreçte soruşturma kapsamında Şaban Dişli’nin kardeşi Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli’nin “darbe girişimine katıldığı kuvvetle ihtimal” kuşkusuyla tutuklanması bu zat-ı muhteremler için bulunulmaz bir fırsata dönüştü.

Hiç boş durmayıp kolları sıvadılar…

Önce Sakarya kamuoyunda besledikleri kalemleri devreye soktular!

El altından köşe yazıları yazdırıp haber yaptırdılar…

Çıkan haber ve köşe yazılarının altına trollerini kullanıp karalayıcı yorumlar yaptırdılar.

Yetmedi Kent Meydanı’nda düzenlenen “Demokrasi Nöbeti” mitinglerine fırsat buldukça Ankara’dan gelip katılan Şaban Dişli’yi protesto ettirme işgüzarlığını bile düşündüler.

Maksat kamuoyu nezdinde Dişli’yi yıpratıp istifaya sürüklemekti…

Dişli istifa ederse ya da görevden alınırsa yine kendilerinden birinin Ak Parti Genel Merkezi’nde aktif görev alacaklarına inanıyorlardı.

Ancak bu plan tutmadı!..

Çünkü Dişli, dişli çıktı ve bu süreçte dimdik ayakta durdu.

Dedikodulara, yıpratma girişimlerine kulağını tıkadı kendisini memlekete hizmet etmeye adadı.

Onlar siyasi entrikalar peşinde dolaşırken Dişli, uzmanı olduğu ekonomi konusunda partisinin yeni projelerini devreye sokuyordu.

Bu hazımsızlığı daha da arttırdı!..

İç kanamaya dönüştü…

Yüz yüze geldiklerinde Dişli’ye methiyeler dizenler, kapı arkasında “Nasıl alaşağı ederiz” i konuşup çirkin senaryolar üretmeye çalışıyorlardı.

Ve şimdi de bazı gazete ve haber sitelerine röportaj vererek dolaylı yoldan saldırılara başlayıp, trollerine destekleyici yorumlar yaptırmayı oyuna soktular.

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanlığı görevindeyken 12 Haziran 2014 tarihinde çözüm sürecini ve Abdullah Öcalan’ın bu süreçte üstlendiği rolü Haber Türk’te “Günün Ajandası” programında “Abdullah Öcalan serbest bırakılır mı?”sorusuna, “Bir insan barış için önemli adımlar atmışsa kendisi için de bir güzellik yapılmasını bekler. Kendimi onun yerine koyup empati yapacak olursam, 30 yıllık kanı durdurma konusunda katkı sağlamışsınız, yeni bir süreci başlatmışsınız. Bu yüzden kendi kendine ben ne olacağım diye düşünmüştür diye düşünüyorum. Abdullah Öcalan’ın 30 Mart 2013’ten beri çözüm sürecine sürekli destek vermesi bazı kesimleri afallattı. Araya fitneciler girmediği sürece bu sürecin sağlıklı yürüyeceğine ve hedefine ulaşacağına inanıyorum” diye cevap veren hukukçu milletvekili Ayhan Sefer Üstün, bugün kalkıp Yeni Akit Gazetesi’ne yaptığı röportajda Sakarya’nın FETÖ terör örgütünün en az örgütlenebildiği illerden olduğunu ileri sürüyor.

Ardından da darbe girişimine katıldığı kuvvetli ihtimal görülerek tutuklanan Tümgeneral Mehmet Dişli’yi daha yargılama süreci başlamadan, suçun sabitliği kesinleşmeden ihanet çetesinin içine sokuvermesi manidardır…

Hukuk adamı(!) olarak bilinen Ayhan Sefer Üstün’ün böyle bir açıklama yapmasının altında yatan sebepleri çok iyi süzebiliyorum…

Dolaylı yoldan da olsa Mehmet Dişli’yi gündemde tutup ağabeyi Şaban Dişli’yi yıpratma girişimine devam ediliyor.

Akıllar başa gelmediği sürece bu tür siyasi çirkinlikler devam edecektir.

Keşke parti içi çekişmeye harcadıkları gücü elbirliği verip Sakarya’ya ve ülkeye hizmet için harcayabilseler.

…………………………..

İlk kez yazımı okuyanlar, Ülkücü olduğunu her zeminde ifade eden biri “neden Ak Partili Şaban Dişli’nin yanında duruyor” diye sorabilir.

Bunun açıklamasını 18.07.2016 tarihli “Neden Şaban Dişli?” başlıklı yazımda yapmıştım.

Tekrar ediyorum;

Beni tanıyan, bilen bilir; bildiğim doğrudan asla şaşmam, inanmadığım hiç bir konuda da bir kelam etmem…

Ak Parti’yi şahsi çıkarları doğrultusunda kullananlar beni sevmez, sevmedikleri gibi sevenlerin de yanıma yaklaşmaması için ellerinden geleni yaparlar.

İnancımdan taviz vermediğim için de birileri tarafından hep “Dik kafalı” olarak lanse edildim.

İnanmadığım, güvenmediğim kimse için kılımı dahi kıpırdatmam..

Siyasi fikir bazında Şaban Dişli ile aynı frekansta değiliz ama insani değerler açısından Sakarya’da inanıp, güvendiğim en değerli insan…

Kendisi kabul buyurursa dostluğundan her daim onur duyabileceğim değerli şahsiyet, devlet adamı…

15 Temmuz 2016 akşamı yaşanan darbe girişimi haberini yeğeninin Sapanca’daki düğün töreninde alan Dişli’nin nasıl bir şok yaşayıp apar topar düğünü terk ederek, Ak Parti Sakarya İl Teşkilatı’na koştuğuna şahit oldum.

Devlet yönetimini ailesine tercih eden bir şahsiyetin bugün daha gerçekliği dahi ispat edilmemiş iddialar üzerine gözaltına alınan Tümgeneral olan Kardeşi Mehmet Dişli üzerinden siyasi bir koz olarak kullanılıp yıpratılmaya çalışılmasına anlam veremiyorum…

Bu ülkede değerler kolay kolay kazanılmıyor, ancak karalama kampanyası, linç girişimi ile çok kolay harcanabiliyor.

Bu olayı siyasi bir koz olarak kullanıp, linç girişiminde bulunmaya çalışan ya da çalışacak olanlara bir mesajım var;

Şaban Dişli’nin insanlığına, adamlığına ve partisine bağlılığına kefilim…

Kendisine sonuna kadar inanıyor ve güveniyorum.

Üstüne basa basa sözümü yineliyorum, bu zorlu süreçte dostumun ve Dişli ailesinin sonuna kadar yanında olacağımın bilinmesini isterim.(Hamdi YULUĞ-netgaste)

Yayınlama: 19.09.2016
Düzenleme: 23.09.2016 08:54
1.394
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.