Mesele İftar meselesi Değil, Mesele “Diklenmeden dik durmak”…

Diklenmeden dik durmak…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gündelik hayatımıza bir dünya yeni benzetmeler, tanımlar hatta cümleler de girdi. Salt Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın özelliği değil elbet, Rahmetli Turgut Özal, Demirel, Erbakan’dan da çok yeni söylemler öğrendik…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıkça kullandığı ‘diklenmeden dik durmak’ söylemini çok severim.

Dik durmak, omurgalı olmak, yüze başka arkadan başka konuşmamak gibi özellikleriyle tanıdığımız kaç siyasetçi var ki.

Yalandan şirinlik yapanlar, samimiyetsizce samimi davrananların sayısının artmasından ötürü, siyaset kurumuna güvende azaldı. Sanki siyaset yapan herkesin farklı emelleri var algısı oluştu.

Bu algıyla anılmayanlar sevilmeseler bile saygı görüyorlar…

Diklenmeden dik durmak… diye başladık yazıya. Buradan konuyu alıp son günlerin moda konusu Büyükşehir Belediyesi’nin Geyve’de vereceğe iftara bağlamak çok kolay. “Geyve Belediye Başkanı Murat Kaya diklenmeden dik duruş örneği sergiliyor. Geyveli vatandaşlarda başkanın arkasında duruyor” desem meseleyi özetlemiş olurum.

Amma velâkin uzun uzun yazmak istiyorum…

Esasında Geyve’de ki iftar meselesinin bu kadar büyütülmesine gerek yoktu. Kaldı ki kaç zamandır yazıyorum böylesine ‘körler sağırlar, birbirini ağırlar” tarzında ki iftarlara karşıyım. İftar hiçbir yerde bu şekliyle yapılmasa daha güzel olacak ya… Neyse…

Geyve alt yapı çalışmalarının ardından iki yıl çamur ve tozun içinde kaldı orada başladı bütün mesele. Çoğunuz bilmez ama vatandaş çamur içinde diye sıkıntıdan yüz felci geçirmişti Murat Kaya. Arkadaşlığımız, dostluğumuzdan ötürü yaşadıklarını yakinen bilenlerdenim. Murat Başkan ilçesini çamurdan kurtarmak için çırpınırken birileri umursamadı, vatandaşın derdiyle dertlenilmedi o dönem.

Bu olayların ardından Murat Kaya iki yılı aşkın süredir meclis toplantılarına katılmıyor. Partinin etkili ve yetkili isimleri mevzu ya müdahil olmamış, şimdi herkes farklı telden çalıyor.

Gezicilerin kullandığı jargon gibi olacak ama ‘mesele iftar meselesi değil’…

Geyveliler hizmet alamadıkları için iftarı protesto ediyor.

Bazı meslektaşların protestoyu Mübarek Ramazan ayında yapmayın telkinlerini okudum. Bazılarının doğrudan Murat Kaya ve Muhittin Irmak’ın işi köpürttüğünü iddia etmişler. Ama iddialardan birisi de Zeki Toçoğlu’nun Mehmet Kır’ı iftara davet ettiğiydi. Kimse Mehmet Kır’a neyin daveti diye sormadı…

Ramazan ayı bittiğinde bir yıl daha kimse Geyve’nin sesini duymayacak. Yine bütün meseleler öyle olduğu gibi duracak, yine yapılan köprü yola geniş gelecek, meydan sözü unutulup talep yok denilecekse protestonun zamanı sorgulanmamalı.

Şimdiye kadar neden bu mesele çözülemedi diye sorulmalı…

Muhtemelen Murat Kaya’nın arkadaşı olmamdan dolayı yazdıklarımın yanlı olduğunu
düşünenleriniz olacak.

Eğer bir ilçenin halkı yaklaşık iki yıl çamur içinde geziyor ve kimsenin kılı kıpırdamıyor, ilçe belediye ana arterleri yani caddeleri asfaltlamak için 13 milyon lira borçlanıyorsa yazılanlar yanlı değil doğruyu göstermek olarak
yorumlanmalı…

Eğer mesele sadece Geyve’nin iftarı meselesi olsaydı, ilk reaksiyon Sapanca’dan gelmezdi. Benim bildiği birkaç ilçe daha var adaletsizlikten yakınan. Onlarında isyan etmesi yakın…

Haddim değil, görevim hiç değil. Ak Parti’nin Ankara’dan gelip Sakarya’ya fırça çeken yöneticisi de dahil tepeden bu işe el atılmalı…

Hizmette adalet dahil birkaç mevzunun acilen masaya yatırılması gerekiyor.
Meseleyi iftara katılıp katılmama meselesi olarak sığlaştırma çabası kimseye yarar getirmez..

Sizin derdiniz ne? diyecek bir babayiğit çıkması daha kolayken, otobüsle adam taşı, dün partinize, parti büyüklerinize küfür adamla iş tutmak zor. Zor olanı tercih etmek yerine derdiniz ne sorusu daha kolay değil mi?

Güven HASBAŞ

Yayınlama: 15.06.2017
Düzenleme: 17.06.2017 01:28
1.418
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.